Reçine Yazıcı Günlüğüm: Anycubic ile İlk Ayım (2025)

Açık konuşayım: FDM yazıcım varken reçine dünyasına girmek hep gözümü korkutuyordu. Eldivenler, IPA banyosu, destek izleri derken “çok uğraştırır” diye düşünüyordum. Ama sonrasında Anycubic’in Mono serisi ile bir ay geçirdim ve fikrim tamamen değişti. Şimdi, hem karar sürecimi hem de pratikte işime yarayan notları paylaşmak istiyorum. Teknik detaylara boğmadan, ama işin özünü kaçırmadan…

Başlarken: Neden Reçine?

Detay takıntısı olanlara ilaç gibi

Minyatür, takı master’ı, büst gibi işler söz konusu olduğunda, reçine yazıcıların farkı çok net ortaya çıkıyor. Çünkü reçinede XY piksel küçüldükçe kenarlar bıçak gibi keskinleşiyor. Aynı modeli hem FDM hem de reçineyle bastığınızda farkı anlatmaya gerek bile kalmıyor, gözlerinizle görüyorsunuz.

Gerçek Hayat Notu

Elbette reçinenin eksileri de var. Koku, temizlik, yıkama–kürleme derken ek adımlar kaçınılmaz. Ama iş akışı oturduğunda özellikle küçük ve orta boyutlu modellerde, yüzey kalitesi bu uğraşa fazlasıyla değiyor.

Hangi Anycubic Bana Uygun?

Mono 4 / Mono 4 Ultra: Masaüstünde “wow” etkisi

Kompakt gövdesi, 7" ekranı ve yüksek çözünürlüğüyle ilk baskımda “doğru seçim yapmışım” dedim. Ultra versiyonda ışık homojenliği daha iyi; çoklu küçük parçalar basarken tutarlılık farkını net hissediyorsunuz.

Mono M7: Atölye ritmi isteyenlere

10.1" panel ve daha büyük baskı hacmi sayesinde aynı gün içinde birden fazla set çıkarabildim. Tek yazıcıyla çok iş yapabilmek isteyenler için tam bir dönüm noktası.

Mono M7 Pro: Otomasyonun huzuru

Otomatik reçine besleme ve ısı kontrollü hazne, özellikle gece baskılarında ciddi güven veriyor. Uzun modellerde veya seri üretimde insan hatalarını en aza indiren bir model.

Mono M7 Max: “Tek parça” hayalinin kapısı

Cosplay parçaları, büyük dioramalar, geniş yüzeyli objeler… Eğer “tek parça, dev baskı” hayaliniz varsa, hacim her şeydir. Max burada gerçekten oyunun kuralını değiştiriyor.

İlk Baskıdan Öğrendiğim Üç Şey

1. Modeli döndürmek mucize yaratıyor.
   45–60° eğimle hem destek izlerini görünmez yerlere taşıyor hem de yüzeyi daha pürüzsüz hale getiriyorsunuz.
    
2. Yıkama süresi “az–öz” olmalı.
   Fazla yıkama reçineyi kırılganlaştırıyor. İki kısa banyo yöntemi en istikrarlı sonuçları verdi.
    
3. Kaldırma ayarı hayat kurtarıyor.
   Kopmaların çoğu agresif kaldırma hızından kaynaklanıyor. Özellikle ince desteklerde daha nazik olmak şart.

Kapanış: Küçük İpuçları, Büyük Fark

• Büyük modelleri mutlaka içi boş tasarlayın (2–3 mm duvar kalınlığı yeterli).
   
• Drenaj delikleri bırakmayı unutmayın.
   
• Destekleri boyada kaybolacak yüzeylere yerleştirin, keskin köşelere ekstra destek ekleyin.
   
• İlk gün hız rekoru peşinde koşmayın; profiliniz oturduktan sonra hız zaten geliyor.

Reçine tarafı; detay, yüzey kalitesi ve “vitrinlik” hissiyle gerçekten başka bir ligde. Hangi modeli seçerseniz seçin, iş akışınızdaki küçük ayarlar bir anda baskınızı “usta işi” seviyesine çıkarabiliyor.